Hoşgeldiniz... Damsız girilebilir, ilk ve sonraki içkiler de bedava

7 Şubat 2011 Pazartesi

Depresyon Seviyoruz

Etrafıma bakıyorum, erkekler,kızlar yaşlısı, genci biz genel olarak depresyonda olmayı seven bir milletiz.  Bununla besleniyoruz, bununla yaşıyoruz, arkadaşlarımızla bunu paylaşıyoruz, hayatımıza yeni giren sosyal medya bununla besleniyor.

Depresyona girmek için bir neden yoksa bile neden yaratıyoruz, dinlediğimizden müzikten , okuduğumuz kitaba kadar, gittiğimiz sinema filminden yolda gördüğümüz çiçeğe kadar her obje bizim için bir depresyon tetikleyicisi olabiliyor.

Hasbelkader dünyaya daha iyimser bakan birini gördüğümüz zaman "Sevgi Kelebeği" diye nitelendirip onu yadırgayabiliyoruz.  Onları garipseyip istisna gibi görebiliyoruz.

Özellikle teenage lerimizin birbirine telefonu genelde " Ayghh çok fenayım " diye başlıyor. Devamında da sevgilisi genelde günde 45 mesaj atarken o gün 44 mesaj atmıştır veya o gün aslında sevdiğini bildiği eflatun t-shirt u giymemiştir boktanlığında problemler çıkıyor.

Bir de bu depresyon paylaştıkça güzelleşen bir şey. Kimse kendi depresyonunu kendi halinde yaşamıyor. Ulan gerçekten depresyondaysan otur odanda zıbarıp uyuyacakmısın? ağlayacakmısın? ne yapacaksan yap. Yok illa birilerini de oyunun içine çekmek şart. Hiçbir şey yapamıyorsan Facebook'a bunalım bir parça post et ve yorum kısmına da " sikeyim böyle aşkın ızdırabını" tadında bir şeyler yaz. Üç tane Like This onbeş tane yorum al. Like This yapmayan ya da yorum yazmanayan arkadaşlarınla ilgili yeni bir depresyon konusu daha edin ve onu yedekte tut. Ya da üç beş tane acılı twit atıp destek mentionları bekle.

Dedim ya paylaştıkça güzel bu depresyon. Mesela depresyondaki bir arkadaşının yanında mısın, sakın ha sakın " A valla benim hiç öyle dertlerim yok her şey güllük gülistanlık " modunda olma. Bir veya iki sonraki depresyonun konusu olursun. Burada doğru tavır " ahh ahh bak bana da hatırlattın şimdi amına kyim hepsinin" moduna girmek hatta mümkünse depresyondaki arkadaşının depresyon seviyesini aşmaktır. Bir depresyon yancısının mutlaka bilmesi gereken temel kural budur. Depresyonlu arkadaşının yanında mutlu gözükme !

Yine yapılabilecek en temel hatalardan biri de " Ulan bunlar da dert mi? millet karnını doyurma, çocuklarını büyütme, hastalarını iyileştirme derdinde sen nelere dertleniyorsun? " içerikli entellektüel yaklaşımlardır. Duygusuz, Anlayışsız damgası yemen on saniye sürmez.



Yine iyi bir depresyon yancısı asla olayı tedavi yönüne gitmez. Tam tersine sokulan bıçağı çevireceksin. Mesela sevgilisinden ayrıldığı için mi depresyonda; Hemen onu başka biri ile gördüğünü yetiştireceksin. Ama bunu bir dedikodu gibi değil de hesapta teselli ediyormuş gibi " Zaten o orospu çocuğu sana layık değildi" anlamı yükleyerek yapacaksın.

Velhasıl herkesin bu konuda kendisini eğitmesi geliştirmesi lazım. Hem ottan boktan konulardan depresyona girme hem de iyi bir depresyon yancısı olabilme konusunda.